Bilişim Sistemleri Yoluyla Dolandırıcılık: Dijital Dünyanın Görünmez Tuzakları Ve Korunma Yöntemleri

Dijitalleşmenin hayatımızın her alanına nüfuz ettiği günümüzde, finansal işlemlerden sosyal ilişkilere kadar birçok aktiviteyi saniyeler içinde siber dünyada gerçekleştirmekteyiz. Bu dönüşüm elbette hayatı kolaylaştırmaktadır; ancak aynı zamanda kötü niyetli kişiler için de yeni suç sahaları yaratmıştır. Bu sahaların en yaygın ve tehlikelilerinden biri, bilişim sistemleri aracı kılınarak işlenen dolandırıcılık suçlarıdır. Bu makalede, söz konusu suçun işleniş biçimlerini, Yargıtay’ın konuya yaklaşımını ve bu tür bir mağduriyetten kaçınmak için alınması gereken önlemleri ele alacağız.

Hukuki Dayanak: Nitelikli Dolandırıcılık

Türk Ceza Kanunu (TCK), dolandırıcılık suçunu 157. maddede “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlama” olarak tanımlamıştır. Ancak suçun bilişim sistemleri kullanılarak işlenmesi, kanun koyucu tarafından daha ağır bir ceza gerektiren nitelikli hal olarak kabul edilmiştir.

TCK Madde 158/1-f bendine göre, bu suçun “bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle” işlenmesi halinde, faile verilecek ceza artırılmaktadır. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, bilişim sisteminin sadece bir iletişim aracı olarak değil, hileli hareketlerin icrasını kolaylaştıran veya delilleri gizleyen bir mekanizma olarak kullanılması bu nitelikli halin oluşması için yeterlidir.

Sık Karşılaşılan İşleniş Biçimleri ve Örnekler

Bilişim dolandırıcıları, kurbanlarını tuzağa düşürmek için sürekli yeni ve karmaşık yöntemler geliştirmektedir. En sık karşılaşılan senaryolar şunlardır:

  1. Oltalama (Phishing): Bu, en klasik yöntemlerden biridir. Dolandırıcılar; banka, e-devlet, kargo şirketi veya popüler bir alışveriş sitesi gibi tanıdık ve meşru bir kurumdan geliyormuş gibi görünen sahte e-postalar, SMS’ler veya sosyal medya mesajları gönderir.
    • Örnek: Telefonunuza “Sayın müşterimiz, hesabınızda şüpheli bir işlem tespit edilmiştir. Güvenliğiniz için lütfen aşağıdaki linke tıklayarak bilgilerinizi güncelleyiniz.” şeklinde bir SMS gelir. Linke tıkladığınızda, bankanızın web sitesinin birebir kopyası olan sahte bir sayfaya yönlendirilirsiniz. Buraya girdiğiniz tüm bilgiler (müşteri numarası, şifre, kart bilgileri vs.) doğrudan dolandırıcıların eline geçer.
  2. Sahte Alışveriş Siteleri ve Sosyal Medya Satışları: Özellikle popüler ürünler için sahte alışveriş siteleri kurulur. Bu siteler, piyasa fiyatının çok altında ürünler vaat ederek tüketicileri cezbeder.
    • Örnek: Instagram’da gördüğünüz bir reklamda, çok istediğiniz bir ürünün %50 indirimle satıldığını görürsünüz. Profil oldukça profesyonel görünmektedir ve birçok “memnun müşteri” yorumu vardır. “Kapıda ödeme yok, sadece havale/EFT” şartıyla ödemeyi yaparsınız ancak ürün hiçbir zaman gelmez ve bir süre sonra satıcı hesabı ortadan kaybolur.
  3. İnternet Bankacılığı ve Mobil Uygulama Dolandırıcılığı: Kurbanın telefonuna yüklenen zararlı bir yazılım (malware) veya oltalama yöntemiyle ele geçirilen bilgilerle, internet bankacılığı hesabına girilerek para transferleri veya kredi başvuruları yapılır.
  4. Kendini Kamu Görevlisi Olarak Tanıtma: Bu yöntemin dijital versiyonunda dolandırıcılar, kendilerini polis, savcı veya hakim olarak tanıtarak kurbanı telefonla arar ve “Adınız bir terör soruşturmasına karıştı, operasyon kapsamında vereceğimiz hesaba para göndermeniz gerekiyor.” gibi senaryolarla korku ve panik yaratarak para talep ederler.

Mağdur Olmamak İçin “Dijital Hijyen” Kuralları ve Güvenlik

  1. Şüpheci Olun: “Gerçek olamayacak kadar iyi” görünen tekliflere (büyük indirimler, bedava ödüller) daima şüpheyle yaklaşın.
  2. Alışveriş İçin Güvenli Ödeme İmkanı Sunan ve Güvenilir Olan Seçenekleri Tercih Edin: Satın aldığınız ürünün elinize ulaşmaması, üründe bir ayıp (eksiklik, hata, arıza vs) bulunması halinde iade veya değişim süreci başlatabileceğiniz; ürünün hiç gönderilmemesi halinde paranızı iade alabileceğiniz, karşınızda hangi satıcının bulunduğundan emin olduğunuz güvenilir siteleri tercih etmek, mağduriyeti önleme konusunda önem arz eder.
  3. Doğrulama Yapın: Size gelen SMS veya e-postadaki linklere tıklamak yerine, ilgili kurumun resmi web sitesine tarayıcınıza adresini kendiniz yazarak girin. Şüpheli bir durumda, kurumun resmi telefon numarasını arayarak durumu teyit edin.
  4. Güçlü Parolalar ve İki Faktörlü Kimlik Doğrulama (2FA) Kullanın: Tüm hesaplarınız için farklı ve tahmin edilmesi zor şifreler oluşturun. Bankacılık ve e-devlet gibi kritik hizmetlerde mutlaka iki faktörlü kimlik doğrulamayı (SMS veya uygulama tabanlı kod) aktif edin.
  5. Güvenli Bağlantıları Tercih Edin: Alışveriş veya bankacılık işlemleri yaparken, web sitesi adresinin “https://” ile başladığından ve bir kilit simgesi içerdiğinden emin olun. Halka açık, şifresiz Wi-Fi ağları üzerinden bu tür işlemler yapmaktan kaçının.
  6. Kişisel Bilgilerinizi Korumaya Alın: Hiçbir ciddi kurum, sizden telefon, e-posta veya SMS yoluyla şifrenizi, kartınızın son kullanma tarihini veya CVV kodunu istemez. Bu bilgileri asla paylaşmayın.
  7. Güvenli Olmayan Uygulamalardan Uzak Durun: Telefon, tablet veya bilgisayarınıza güvenli olmayan uygulamaları indirmekten kaçının. Size cazip görünebilecek kötü niyetli bir uygulama, siz farkına varmadan kişisel bilgilerinizi sızdırabilir veya cihazınıza uzaktan erişim kapısı açarak sizi korumasız bırakabilir. Sadece güvenilir uygulama marketlerden indireceğiniz veya lisanslı olarak satın aldığınız yazılımlara güvenin.
  8. Banka Hesabınızı Başkalarına Kullandırmayın: Bu suçu işleyen dolandırıcılar, genellikle kendi adlarına olan banka hesaplarını kullanmazlar. Bunun yerine, başkalarının banka hesaplarını para karşılığı kullanma (kiralama) yoluna giderler ve mağdurlardan parayı bu hesaba göndermelerini isterler. Dolandırıcıların amacı, olası şikayetler halinde banka hesap bilgileri nedeniyle yakalanmamaktır. Bu nedenle, çeşitli bahanelerle banka hesabınızı kullanmak ve size bunun için para ödemek isteyenlere itibar etmeyin.
  9. Adınıza Kayıtlı Cep Telefonu Hatlarını Başkasına Kullandırma Konusunda Dikkatli Olun: Mağdurla iletişim kurarken dolandırıcıların kullandığı telefon hatları, kendi adlarına kayıtlı olmaz. Bunun sebebi, banka hesabında olduğu gibi, olası şikayet halinde dolandırıcıların yakalanmama amacıdır. Bu nedenle, adınıza kayıtlı cep telefon hatlarını başkalarına kullandırma konusunda dikkatli olmak; ayrıca e-devlet üzerinden adınıza kayıtlı telefon hatlarını zaman zaman sorgulamak ve bilginiz dışında açılan hat varsa hemen bu konuda harekete geçmek gerekir.

Yargıtay Kararları Ne Diyor?

Yargıtay, bilişim sistemleri yoluyla işlenen dolandırıcılık suçlarında, özellikle “hile” unsurunun ve bilişim sisteminin “araç olarak kullanılma” niteliğinin üzerinde durmaktadır. Yakın tarihli kararlar, bu suçun sınırlarını çizmede yol göstericidir.

  • Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 21.03.2023 Tarihli, E. 2022/11-375, K. 2023/159 Sayılı Kararı: Bu kararda, sanığın, bir ilan sitesinde satılık araç ilanı vererek, aracı almak isteyen katılandan kapora adı altında para aldığı ancak aracı devretmediği bir olay ele alınmıştır. Yargıtay, failin hileli hareketlerini bilişim sistemi olan internet sitesi üzerinden gerçekleştirmesi, kurbanla bu platform aracılığıyla iletişim kurup onu aldatması ve menfaati bu yolla temin etmesi nedeniyle eylemin TCK 158/1-f kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna hükmetmiştir. Karar, ilan sitelerinin bu suç için bir “araç” olarak kabul edildiğini ortaya koymaktadır.
  • Yargıtay 15. Ceza Dairesi’nin 16.01.2023 Tarihli, E. 2021/13010, K. 2023/245 Sayılı Kararı: Bu kararda ise, sosyal medya platformu (Facebook) üzerinden kendisini bir başkası gibi tanıtan sanığın, güvenini kazandığı mağdurdan çeşitli bahanelerle para alması eylemi değerlendirilmiştir. Daire, sosyal medya hesabının aldatma eyleminin gerçekleştirilmesinde bir vasıta olarak kullanıldığı, bu platform olmasaydı aldatmanın kolaylıkla gerçekleştirilemeyeceği gerekçesiyle suçun nitelikli dolandırıcılık olduğuna karar vermiştir. Bu karar, sosyal medya hesaplarının da TCK 158/1-f kapsamında bir “bilişim sistemi” olarak kabul edildiğini teyit etmektedir.

Bu kararlar göstermektedir ki, Yargıtay, bilişim sisteminin suçun işlenmesini kolaylaştıran, mağdurun denetim imkanını ortadan kaldıran veya azaltan bir işlev gördüğü her durumda nitelikli halin uygulanması gerektiği görüşündedir.

Sonuç

Bilişim sistemleri aracılığıyla dolandırıcılık, faillerin kimliklerini gizleyebildiği, coğrafi sınırları kolayca aşabildiği ve kurbanlarını psikolojik olarak manipüle edebildiği karmaşık bir suç türüdür. Bu suçla mücadelenin en etkin yolu, öncelikle bilinçli bir dijital vatandaş olmaktan geçer. Hukuki düzenlemeler ve caydırıcı cezalar önemli olsa da, nihai koruma kalkanı kullanıcının kendi farkındalığı ve alacağı tedbirlerdir. Herhangi bir şüphe anında işlemi durdurmak ve durumu yetkili mercilere bildirmek, hem kendi malvarlığınızı hem de başka potansiyel kurbanları koruyacaktır. Böyle bir suçun mağduru olmanız halinde ise, vakit kaybetmeden hukuki destek almanız ve gerekli hukuki başvuruların bir an önce yapılması kritik öneme sahiptir.

10.06.2025


Yasal Uyarı: Bu makale genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, hukuki tavsiye niteliği taşımaz. Her somut olay kendi özel koşulları içinde değerlendirilmelidir. Hukuki bir sorunla karşılaştığınızda bir avukata danışmanız önemle tavsiye edilir.

×

Merhaba! Randevu ve diğer talepleriniz için iletişime geçebilirsiniz.

× Whatsapp Destek